10 Eylül 2013 Salı

YAZMAYA NİYETLİYDİM. NİYETİMİ BOZDUM.

Ne yazmamı istersiniz?
Ne yazmayayım?
Ben bilemezken siz nereden bileceksiniz.
Küllüğüm dolu.
Mum yakmaya üşendiğimden tavandan aydınlanıyorum.
Önümde votkam. Vişne suyu olmadığından, süt koyamayacağımdan, kolayla idare ediyorum.
Fonda Onur Akın- Geceyi Sana Yazdım var şimdilik.
Neden mi şimdilik? Çünkü ben şarkıları sonuna kadar dinleyemem.
Dinlemek istediğim yere kadar dinler, başka şarkıya geçerim.
Twitter önümde açık. 
Direnişi izliyorum. İzleyerek direniyorum.
Sevdiklerime zarar gelmesin diye dua ediyorum.
Bak dua ediyorum yazdım. Bende Müslümanım.
Bende insanım.
İçen, sıçan, yiyen, gülen, ağlayan, ağlatan vs.
Başı kapalı tanıdığım da var, mini etekli olanda...
Seviyorum hepsini.
Her görüşe saygım var. Ama kardeşi kardeşe düşman eden kesime değil.
Neyse benim sayfamda siyasete yer yok.
Benim sayfam sevgi, benim sayfam hüzün, benim sayfam ben...
Bu geceyi kendime yazıyorum. Kendimi yazıyorum bu gece.

Değişti şarkım. Hemen bir sigara yaktım ve ''Sigaramın Dumanı'' Ezgi'nin Günlüğü...
Kafan güzel demeyin. Kafam içmeden de güzel.
Onca negatiflik içinde pozitif olabilitem sebebiyle her daim gülebilirim. Gülerken ağlayabilirim.

Kendime tahammül edemediğim anlarımda olmuyor değil.
Hep kendimi sevecek değilim ya...

Of işte siren sesleri geliyor. Neden?
Kayıtsız kalamıyorum.

Vazgeçtim anasını satayım yazmıyorum.
Beni tanıyan, bir harfimden bilir.
Yazmıyorum.
Hayırlı geceler diliyor, okumaya, dinlemeye ve içmeye gidiyorum.
Bye.

Hiç yorum yok: